KOMEDYA

Ya bir gariptir bu ülkenin işleri. Dün de böyleydi, bugün de böyle korkarım yarın da böyle olacak. Türkiye’de icraatlar ikiye ayrılır. Bir muhalefetin düşündükleri, iki iktidarın akıl ettikleri. Eğer bir konuyu muhalefet gündeme taşırsa, zinhar kabul edilmez. Çünkü o konuyu iktidar değil, muhalefet söylemiştir. Bu nedenle de konu ne olursa olsun, hemen reddedilir. Zaten muhalefette konuyu meclis gündemine taşırken reddedileceğini bilir, bazen gündeme getirmek için, bazen hükümetin gözüne sokmak için, bazen de popülist politikaların bir gereği olarak meclise sunar ve yanıtını zaten verirken biliyordur. Okullar açıldığı günden beri okullarda aç kalan öğrenciler konusunu millet ittifakı ortakları her ortamda gündeme getirdi. Hükümet ‘asla aç öğrenci yok’ dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu evinin mutfağından bile eşi Selvi Hanım ile birlikte seslendi, olmadı. Aradan aylar geçti. Aç öğrenciler unutuldu, belki aç değildi ama muhalefet böyle iddia ediyordu. Şimdi Milli Eğitim Bakanlığı bir karar aldı. Okul öncesi eğitimdeki tüm okullarda ücretsiz olarak yemek verilecek. Yine bu kapsamda taşımalı eğitimle öğrencilerin gittiği okulda taşımalı eğitimden yararlanmayan öğrencilerin de yemek yemesi sağlanacak. Çocuklar aç değilse niçin yemek veriyorsunuz, yok açsa bu kadar süre neden beklediniz? Pes vallahi pes…

SEÇİME DENK GELDİ

Bu kararın seçim öncesine denk gelmesi de ne kadar ilginç değil mi? Seçime doğru hükümet şaha kalktı. İcraatlar için meğer Cumhuriyetin 100. yılı bekleniyormuş. Hay maşallah. Öğrenciye yemek mi istersin, EYT mi istersin, 2 bin TL’nin altında cezaların silinmesini mi, ya da kamu alacaklarının yapılandırılmasını mı? Tabi daha 3600 ek gösterge, imar affı ve hatta belki de genel af gelecek. Hazırlıklar tamam. Belli ki anket sonuçları ortaya çıktıkça hükümet hizmet akıtıyor. Çok bilinen bir laf vardır. Bedava peynir, sadece fare kapanında olur. Bunun bir de haziran ayı var. Seçimden sonra kim gelirse gelsin yandık. Hem de çıra gibi. Ancak bildiğim bir şey var ki, bu ülkenin kara delikleri kapanırsa, kur garantili mevduata paralar aktarılmazsa, kullanılmayan köprüye, uçak inmeyen havaalanına, hasta gitmeyen hastaneye para ödenmezse, devlet kaskolu yap-işlet-devret dönemini kapatarak bir de üretime yüklenirse neden olmasın. Peki mevcut hükümet bunları yapabilir mi, sanmam. Peki bu halk seçim önü dağıtılan bu hakları yer mi? İşte ondan emin değilim.

Esen kalın…